Selülit, dünya çapında en yaygın estetik sorunlardan biridir ve kadınların yaklaşık %90'ını hayatlarının bir döneminde etkiler. Yaygın olmasına rağmen, genellikle sadece kilo veya yaşam tarzıyla ilişkilendirilen selülit, hâlâ yaygın olarak yanlış anlaşılmaktadır. Gerçekte selülit, tedavisinde hem empati hem de hassasiyet gerektiren karmaşık, çok faktörlü bir durumdur.

Tıbbi estetik alanında amaç artık cildin doğal dokusunu “silip” gizlemek değil, onu anlamak, desteklemek ve gerektiğinde dengesini yeniden sağlamaktır. Günümüzün bilimsel çözümleri, cildin bütünlüğünden veya hastanın konforundan ödün vermeden selülitin görünümünü iyileştirmek için gelişmiş seçenekler sunmaktadır.

Selülit Tam Olarak Nedir?

Selülit bir hastalık değildir; cilt ve deri altı dokusunun yapısal bir durumudur. Genellikle “portakal kabuğu” veya “süzme peynir” görünümü olarak tanımlanan çukurlar veya düzensiz doku şeklinde ortaya çıkar ve en sık uyluk, ve kalçalarda görülür.

Sebepleri, birbiriyle örtüşen birkaç faktöre dayanır:

• Fibröz Septae: Cildi aşağı çeken kalınlaşmış bağ dokusu

• Yağ Hücresi Çıkıntısı: Yüzeye doğru yukarı doğru iten genişlemiş yağ lobülleri

• Azalmış Mikro Dolaşım: Zayıf kan akışı ve lenfatik drenaj

• Cilt Gevşekliği: Zamanla elastikiyet ve kolajen kaybı

• Hormonal Etki: Östrojen, genetik ve sıvı tutulması rol oynar

Yapı, dolaşım ve cilt kalitesinin bu etkileşimi, etkili selülit tedavisinin yüzeysel düzeltmenin ötesine geçmesi gerektiği anlamına gelir. Çok boyutlu bir yaklaşım gerektirir.

Selülit Neden Kadınları Daha Çok Etkiler?

Derialtı dokusunun yapısı erkekler ve kadınlar arasında farklılık gösterir. Kadınlarda yağ hücreleri dikey odacıklarda düzenlenmiştir ve bağ dokusu zayıfladığında dermisin içinden dışarı çıkmaya daha yatkındır. Hormonal değişiklikler ve genetik yatkınlık ile birleştiğinde, bu durum, fitness seviyesi veya vücut tipi ne olursa olsun, selülitin kadınlarda neden çok daha yaygın olduğunu açıklar.

Selülite Hassas Bir Yaklaşım

Tüm selülitler aynı değildir. Türü (yumuşak veya sert), şiddeti ve dağılımı değişir. Etkili bir tedavi planı, doğru değerlendirme ile başlar; çukurların derinliğini ve nedenini, ayrıca çevre dokunun kalitesini anlamak gerekir.

Günümüzde, gelişmiş estetik protokoller selülitin üç temel unsurunu hedeflemektedir:

1. Cilt Kalitesi: Hedeflenen aktif bileşenler ile nemlendirme, tonlama ve elastikiyeti iyileştirme

2. Yağ Dağılımı: Lipolizi destekleme ve inatçı bölgelerdeki yağ birikimini azaltma

3. Dolaşım ve Fibrozis: Mikro dolaşımı uyarma ve lifli dokuyu yumuşatarak daha pürüzsüz bir görünüm sağlama

Non-invaziv ve enjekte edilebilir tedavi seçenekleri

Selüliti yönetmeye ve görünür şekilde iyileştirmeye yardımcı olmak için bir dizi profesyonel tedavi mevcuttur. Bunlar arasında şunlar yer alır:

• Steril mezoterapi serumları, mikro sirkülasyonu, yağ metabolizmasını ve kolajen yenilenmesini desteklemek için amino asitler, vitaminler, peptitler ve bitki özleri ile zenginleştirilmiştir.

• Polinükleotid bazlı biyostimülatörler, cilt dokusunun yenilenmesine ve dermal yapının içten iyileştirilmesine yardımcı olarak zamanla sıkılık ve dokuyu iyileştirir.

• Mekanik veya enerji bazlı tedaviler, radyofrekans veya lenfatik stimülasyon gibi, enjeksiyonlarla birlikte kullanıldığında sonuçları iyileştirir ve sıvı tutulmasını azaltır.

Tedaviler genellikle birkaç seans boyunca uygulanır ve bölgeye, ciddiyetine ve cilt durumuna göre kişiselleştirilir. Selülit, hormonların ve doku davranışının etkilediği kronik bir durum olduğundan, genellikle bakım tedavisi önerilir.